faiz
1. Modern iktisat teorisine göre üretim faktörlerinden biri olan sermayenin fiyatı; sermayeyi belirli bir dönemde kullanmanın ya da kiralamanın bedeli. Paranın fiyatı. Fiziksel veya finansal sermayeye erişimin, ödünç almanın bedeli. 2. İslam iktisadi öğretisine göre, riba. Hiçbir şey karşılığında alınıp verilen birş ey; her türlü emeksiz kazanç; alın teri harcamadan elde edilen fazlalık. 3. Borç-alacak ilişkisinde borçlunun, vadesi dolan borcunu ödeyememesi durumunda sürenin uzatılmasına karşılık ödemeyi taahhüt ettiği fazlalık. 4. Bankaların tasarruf sahiplerinden vadesiz olarak veya belirli vadelerle topladığı paralar karşılığında vade sonunda ana paraya ek olarak ödemeyi garanti ettiği miktar. 5. Alış-verişte risk unsuruna yer vermeyip, her halükârda kullanılan sermaye karşılığında belirli bir fazlalığın önceden garanti edilmesi, bu ilişkinin ortaya çıkardığı fazlalık. 6. Marksist iktisat kuramına göre, paranın fiyatı gibi görünen, ancak gerçekte üretim alanında gerçekleşen bir artı değer parçasından başka bir şey olmayan fazlalık; artık değerin değişikliğe uğramış şekli.
« Sözlük Dizinine Dön