- demokratikleşmeTek kişi veya küçük bir azınlığın egemen olduğu toplumsal karar süreçlerinin, şeffaf, hesap verebilir ve oylamalar yoluyla geniş kitlelerin katılımına ve denetimine açık hale gelmesi.
- denasyonalizasyonGayri millileştirme. Kamu mülkiyetine son verme. İhale, blok satış, halka açma, çalışanlara devretme vb. çeşitli özelleştirme yöntemleriyle işletmeler üzerindeki kamu mülkiyetinin ortadan kaldırılması. bkz. millileştirme.
- denek
- deneme-yanılma metodu1. Önceden plan ve program yapmadan seçenekler arasında eleme yaparak doğruyu bulma veya problemi çözme yöntemi. 2. Öğrenme sürecinde herhangi bir kuramı esas almadan, pratik yapmak suretiyle elde edilen başarılar ve karşılaşılan başarısızlıklara bakarak öğrenme yöntemi.
- denetimBirey davranışlarının toplumsal beklentileri gerçekleştirmek üzere belirli yönde seyretmesini amaçlayan farklı bağlayıcılık düzeyleri olan kurallar bütünü. Bu kapsamda göreli küçük gruplarda toplumsallaşma süreci içinde yerleştirilen içselleştirilmiş kurallar yoluyla birey davranışlarının arzu edilen istikamette yönlendirilmesine moral denetim; aile ölçeğinden daha büyük insan topluluklarında tabu, gelenek ve görgü kuralları çerçevesinde bireylerin önceden beklenen biçimde davranmaya zorlanmasına sosyal denetim; görece büyük ve karmaşık insan topluluklarında, ihlal edilmesi halinde toplumun yaptırım gücünü elinde tutan kurumlar tarafından cezalandırmanın söz konusu olmasına da siyasal denetim denir. Çoğunlukla toplumlarda bu farklı denetim türleri birbirini destekler biçimde oluşur.
- deney1. Olay ve nesneler arasındaki ilişkilerin ortaya çıkarılması veya bir ya da bir kaç bağımsız değişkenin etkilediği bağımlı değişkenlerin davranışlarının tespit edilmesi amacıyla yapılan sistemli araştırma. 2. Belirli faktörlerin belirli koşullar altında bir araya getirilerek davranışlarının, aralarındaki etki-tepki ilişkilerinin incelendiği düzenek.
- deney etkisiBir araştırmada deneklerin deneyde olduklarını bildikleri için davranışlarının doğal durumlarından farklılaşması.
- deney grubuBir deneyde sonuçları gözlemlenmek istenen değişkenlerin etkisinde tutulan grup; deneye tabi tutulan denekler topluluğu. bkz. kontrol grubu.
- deneyci etkisi
- deneyci yanlılığı
- deneycilikAmpirisizm. Empirisizm. 1. Bilginin yegane kaynağının deney olduğunu, doğuştan gelen, zaman ve mekandan bağımsız a priori bilginin olmadığını, bütün gerçek ve güvenilir bilgilerin, son tahlilde, gözlem ve deneye indirgenebilir nitelikte olduğunu savunan yaklaşım. 2. Güvenilir bilgiye ulaşmada deneme-yanılma metodu ile bilgilenmeyi temel alan epistemolojik yaklaşım.
- deneyim
- deneyimcilikDeneyimin en sağlıklı bilgilenme yöntemi olduğunu savunan epistemolojik yaklaşım.
- deneyselMantıksal çıkarımlara değil, olgulara, gözlemlere veya duyumlara dayanan. bkz. rasyonel.
- deneysel etikAhlâkî ilkelerin temelinde, rasyonel ilkelerden ziyade deneyimle elde edilen alışkanlıkların yattığını, bu ilkelerin doğuştan gelmeyip zamanla kazanıldığını savunan ahlâk anlayışı. bkz. ahlâkbilim, ahlâkî akılcılık.
- deneysel iktisat
- deneysel psikoloji
- deneyselcilikbkz. deneycilik.
- denge fiyatı
- denge gelir düzeyi