• tüketimcilik
    İnsanın değerini tüketim kapasitesine indirgeyen ve değer artışını da tüketim kapasitesinin artırılmasına bağlayan yaklaşım.
  • tüketimin fırsat maliyeti
  • tümdengelim
    Dedüksiyon. Bütünden parçaya, tümelden tikele, genelden özele gidiş yöntemi. Parçaya ait özelliğin, bütüne ait özellikten yola çıkılarak tespit edilmesi. Doğru olduğu kabul edilen tümel veya genel bir önermeden özel bir sonucun çıkarılması. bkz. tümevarım.
  • tümel
    1. Bir nesne kümesinin veya sınıfın tüm üyelerinin paylaştığı ortaklık. bkz. tikel. 2. Aynı sınıfta yer alan tek tek nesnelerin özelliklerini yansıtan genel soyutlama. Örn. Ali tikel bir varlık, insan ise tümel bir kategoridir.
  • tümevarım
    Endüksiyon. Tek tek gözlemlerden genel ilkelere; tikel veya özel olandan tümel veya genel olana varmak için kullanılan akıl yürütme yöntemi. Parçadan bütüne, tikelden tümele, özelden genele gidiş metodu. Bütünün özelliklerinin parçaya ait özelliklerden çıkarılması. bkz. tümdengelim.
  • türev talep
    Doğrudan tüketim ihtiyacının giderilmesine yönelik olmayan, ancak bir mala olan talebin artmasına yahut azalmasına bağlı olarak artan yahut azalan talep. Örn. Buğdaya olan talebin artması sonucu buğday ekilebilir arazilere olan talebin de artması, nihai mallara olan talebin artması sonucu işgücü talebinin artması.
  • turta grafik
  • tutarlılık
    Bir bütünü meydana getiren unsurlar arasındaki mantıksal uyum.
  • tutuculuk
    bkz. muhafazakarlık.
  • tutum
    1. Belirli kişi, grup, fikir veya nesnelere karşı takınılan yahut bazı durumlarda gösterilen olumlu ya da olumsuz tepkilerdeki istikrarlı eğilim. Birey, nesne veya ortamlara olumlu ya da olumsuz bir şekilde tepkide bulunma eğilimi. 2. Gerçekleştirilen veya gerçekleştirilmesi amaçlandığı için sonuçta sorumluluk getiren davranış. 3. Ahlâkî açıdan doğru veya yanlış, iyi veya kötü, uygun veya uygun olmayanın belirlenmesinde konu edinilen şey.
  • tuzak etkisi
  • tüzük
    Yasalarda genel ve soyut olarak belirtilen ilke ve hükümlerin somutlaştırılması ve açıklanması amacıyla bakanlar kurulu veya kabinenin Danıştay denetiminden geçirerek çıkardığı hukuki metinler.
  • üç hal yasası
    A. Comte’un öne sürdüğü ve insan düşüncesinin evrimsel bir süreç izleyerek üç aşamadan geçtiğini öne süren yaklaşım. Buna göre, bütün olayların nedenlerinin doğaüstü varlıklara dayandırılarak açıklandığı ilk dönem teolojik safha; olay ve ilişkilerin soyut kavramlara atfen açıklandığı ikinci döneme metafizik safha; maddi sebep-sonuç ilişkilerinin çözümlendiği üçüncü ve en gelişmiş dönem ise pozitif safhadır. Böylece, Comte’a göre, insan düşüncesi dinsel düşünceden metafiziğe, oradan da pozitif düşünme biçimine geçerek, geri döndürülemez evrimsel bir seyir izlemektedir.
  • ücret
    1. Emeğin bedeli; işgücünün fiyatı. 2. Bir üretim faaliyetine üretim faktörü olarak katılan emeğin üretilen üründen ya da çıktıdan aldığı pay. Mal cinsinden ücrete ayni ücret; para cinsinden ücrete de nakdi ücret denir.
  • ücretlerin tunç kanunu
    Ücretlerin asgari geçim düzeyinin üzerine çıkmasının, refahı artan işçi kesimindeki nüfus artışını teşvik edeceğini, bunun sonucu olarak da artacak emek arzının ücretleri tekrar aşağıya çekerek asgari geçim düzeyine indireceğini; dolayısıyla uzun dönemde işçi ücretlerinin asgari geçim düzeyinin üzerine çıkmayacağını öne süren görüş. Malhtus ve Ricardo tarafından ortaya atılan, sınırlı kaynaklar üzerindeki baskının insanların ezici bir çoğunluğunu geçimlik düzey sınırında tutacağını, ya nüfus artışı ya da açlık ve sefalet gibi nedenlerle ücretlerin uzun dönemde ancak geçimlik düzeyde seyredeceğini ileri süren kuram.
  • üçüncü dünya
  • üçüncü dünya ülkeleri
    1. Tam olarak kapitalist veya sosyalist blok içinde yer almayan, ancak kaynakları gelişmiş kapitalist ülkeler tarafından büyük ölçüde kontrol edilen, azgelişmiş olarak da nitelenen Asya, Afrika ve Latin Amerika ülkeleri. 2. Sanayileşmiş merkez ülkelerin dışında kalan ve dünya işbölümüne bunların öngördüğü çerçevede katılan, kendine yeterlilik düzeyini tutturamamış, doğrudan veya dolaylı olarak yarı sömürge durumundaki ülkeler. 3. Soğuk savaş döneminde kullanılan ve Birinci Dünya ülkeleri olarak bilinen zengin kapitalist ülkeler ile İkinci Dünya ülkeleri olarak bilinen Sovyetler Birliğinin hegemonyasında bulunan ülkeler dışında kalan fakir ülkeleri kapsayan ülke grubu.
  • üçüncü ihtimalin yokluğu ilkesi
  • üçüncül işler
    bkz. .
  • uğraş
    bkz. meslek.