• toprak ve tarım reformu
    Toplumsal bütünlük, sosyal adalet vb. kaygılarla tarımsal yapıya, toprağın kullanım veya mülkiyet yapısına yeni bir biçim vermeye yönelik devlet müdahalesi.
  • totaliter toplum
    bkz. totaliterizm.
  • totalitercilik
    Erk tekelciliği. Sadece siyasal karar alma mekanizmalarının değil, bireylerin hayatlarının en mahrem noktalarının bile denetlenip biçimlendirilmesinin amaçlandığı; bütün vatandaşların devletin birer hizmetçisi olarak değerlendirildiği ideoloji. Böyle bir ideolojinin şekillendirdiği topluma da totaliter toplum denir. bkz. otoritercilik.
  • totem
  • totemcilik
    Aralarında soy ilişkisi olduğuna inanılan canlı veya cansız varlıklarla akrabalık ilişkileri geliştirme esasına dayalı inanç biçimi. Böyle bir inanç çerçevesinde kutsallık atfedilen hayvan, bitki veya nesnelere de totem denir.
  • totoloji
    Eşsöz. 1. Yükleminin, öznenin bilgisi dışında bilgi vermediği, öznenin bilgisinin yinelendiği önerme. Örn. Bekârlar evli olmayan erkeklerdir önermesinde, bekâr kelimesi evli olmamak anlamına geldiği için bu cümle bir totolojidir. bkz. analitik önerme, sentetik önerme. 2. Bir bilinmeyenin başka bir bilinmeyenle, veya bir kavramın kendisiyle açıklanmaya kalkışılması; konuyla ilgili yeni bir bilginin üretilmemesi. Örn. Kalem kalemdir.
  • töz
    bkz. öz.öz.
  • trajedi
    Ağlatı. 1. Ağlatıcı bir nitelik taşıyan, acı veren, acıklı durum. 2. Konusunu tarihsel olaylar veya efsanelerden alan ve acıklı bir sonuca bağlanan tiyatro eseri. Hem acıklı, hem de gülünç özellikler taşıyan durumlar da trajikomik olarak adlandırılır.
  • trampa
    bkz. takas.
  • trampa ekonomisi
  • transfer gelirleri
    Doğrudan üretim faaliyetinde bulunamayan insanlara, çeşitli biçimlerde ve değişik isimler altında aktarılan gelirler. Örn. Emekli maaşları, öğrenci bursları.
  • transfer toplumu
    Başta devlet hazinesinden olmak üzere, kamu kaynaklarından belirli çıkar gruplarına giderek artan oranlarda fon veya kaynak aktarıldığı; karşılıksız transferlerle bedava beslenmeye alışmış toplum.
  • trend
    Belirli değişkenler kümesinin aynı doğrultuda ve zaman içinde gösterdikleri düzenli değişim.
  • tröst
    Mal ve hizmetlerin üretim, dağıtım ve fiyatlarına ya da daha genelde piyasaya hakim olmak amacıyla firmaların ekonomik ve hukuksal bağımsızlıklarını kaybederek, tek bir firma halinde birleşmek suretiyle oluşturdukları birlik. Aynı malı üreten firmaların oluşturdukları tröste yatay tröst; belirli bir nihai malın üretilmesi için gerekli tamamlayıcı malların üretilmesi ile ilgili faaliyette bulunan tüm firmaların bir araya gelerek oluşturdukları tröste de dikey tröst denir.
  • Truman doktrini
    II. Dünya Savaşı sonrası Sovyet yayılmacılığı ve tehdidine karşı yardım isteyen devletlere Amerikan ekonomik ve askeri yardımını taahhüt eden ABD politikası. Truman doktrini aynı zamanda Amerikan dış politikasının daimi bir özelliği haline gelen ekonomik ve askeri yardım programları serisinin hareket noktasını oluşturur.
  • tüketici artığı
    Tüketicinin bir mal için ödemeye hazır olduğu, ancak o malın piyasa fiyatının daha düşük olması sayesinde kendisine kalan fazlalık. A. Marshall'ın literatüre kazandırdığı ve matematiksel olarak "talep eğrisi ile fiyat doğrusu arasında kalan alan" olarak hesaplanan tüketici artığı, iktisadi analizlerde bir refah ölçütü olarak kullanılmaktadır.
  • tüketici malları
    bkz. mal.
  • tüketici rantı
    bkz. rant.
  • tüketim
    İktisadi mal veya hizmetlerin belirli bir bedel ödenerek insan ihtiyaç veya istekleri doğrultusunda kullanılması. Üretimin ihtiyaçlara göre değil pazarlanabilme imkanlarına göre ayarlandığı, reklam, moda gibi araçlarla tüketimin teşvik edildiği toplum yapısına tüketim toplumu; mal ve hizmetlerin standartlaştırılıp yaygınlaştırılması ve birlikte yaşamanın getirdiği karşılıklı etkileşimin doğal bir sonucu olarak bireylerin tek tek değil, gruplar halinde tüketici oldukları tüketim biçimine de toplu tüketim denir.
  • tüketim toplumu
    bkz. tüketim.