• mülakat
  • mülkiyet
    Sahiplik. Sahiplenme, mülk edinme. Belirli bir nesne, taşınır veya taşınmaz bir mal üzerinde sahibine kullanma, yararlanma vb. her türlü tasarrufta bulunabilme yetkisi veren ayni hak.
  • mülkiyet biçimi
    Bir şeye sahiplenme, onu mülkiyetinde bulundurma biçimi; maddi nesnelere sahiplik etmenin hukuk düzeni ya da gelenekler tarafından tanınan ve belli yaptırımlara bağlanan kullanım, tasarruf ve yararlanma hakkının mutlak mülkiyet, özel mülkiyet veya kamusal mülkiyet gibi, özgül biçimlerinden her biri.
  • mülkiyet suçu
    Hukuk veya sosyal normlar çerçevesinde özel mülkiyet kapsamında değerlendirilen varlıklara yönelik olarak işlenen suçlar.
  • münafık
    İnanmış olmanın sağlayacağı nimetlerden faydalanabilmek amacıyla, inanmadığı halde inanıyormuş gibi görünen, davranan veya yaşayan kişi. İçi ile dışı bir olmayan, ikiyüzlü. Hz. Peygamber'in ifadesiyle, münafığın üç alameti/ayırt edici özelliği vardır: 1. Konuşur, yalan söyler, 2. Söz verir, sözünde durmaz, 3. Emanete riayet etmez, ihanet eder.
  • münakaşa
  • münazara
    Her iki yönü de eşdeğer gerekçelerle savunulabilecek iki yönlü bir konunun, çeşitli gruplarca dinleyiciler önünde tartışılması.
  • müphemlik yanılgısı
    Birden fazla anlama gelen kelimeler içermesi nedeniyle, kesin ne anlama geldiği belli olmayan bir anlatımın sonucu olarak ortaya çıkan yanılgı.
  • murabaha
    Bir malın peşin para ile satın alınarak, üzerine belirli oranda kâr eklendikten sonra vadeli olarak satılması esasına dayalı ticaret şekli.
  • müşahhas
    bkz. somut.
  • muşaraka
    Sermayedarın ve emek sahibinin bir işi gerçekleştirmek üzere birlikte emek ve sermayelerini koymalarıyla girdikleri ortaklık şekli.
  • Musevilik
    İlkelerini Hz. Musa’nın getirdiği semavi din. bkz. din, İslam, Hristiyanlık.
  • müşevvik
    Özendirici. Teşvik edici. Bir özneyi bir eylem yapmaya iten, onu bu konuda teşvik edip cesaretlendiren, riski göze almayı mümkün kılan dinamiklerden her biri. Örn. Girişimci için kâr, onu yenilik yapmaya, maliyeti düşürme ve verimliliği artırmaya özendiren en temel müşevviktir.
  • müstehap
    İslami terminolojide, ibadet grubuna giren ve Hz. Peygamber’in bazen yapıp, bazen de terk ettiği fiiller. bkz. farz, sünnet, haram, mübah, mekruh, mendup.
  • müşteri sadakati
    Alışveriş yapan bir müşterinin, kendisi için başka alternatiflerin de mevcut olduğu bir ortamda, algılanan farklılık nedeniyle belirli bir ürün, marka, mağaza veya kişiye yönelik hissettiği içten bağlılık.
  • mütekabiliyet
  • müteşebbis
  • mütevatir hadis
    bkz. hadis.
  • mutezile
    İslam tarihinde Hicri 2. ve 5. yüzyıllarda canlılık göstermiş, Vasıl b. Ata’nın görüşlerinin temelini oluşturduğu kelam mezhebi.
  • mutlak
    Salt. Zaman, mekan veya duruma bağlı olmayan, zamanla değişmeyen. Varlığı başka varlıkların varlığı ile sınırlı olmayan. Kaynağını bizatihi kendinden alan; izafiyete konu olmayan.