• mevzu hadis
    bkz. hadis.
  • meyil
    bkz. eğilim.
  • mezat
  • mezhep
    Bir dini inanışın farklı yorumlarını benimseyen alt kolları. Başlıca Hristiyan mezhepleri Katoliklik, Ortodoksluk ve Protestanlık; başlıca İslam mezhepleri Sünnilik, Alevilik ve Şiilik; İslam dünyasının genelinde daha yaygın olan başlıca Sünni mezhepler ise Hanefilik, Şafiilik, Malikilik ve Hanbeliliktir.
  • mezhepçilik
    Bir dini inancın farklı yorumunu benimseyenlerin kendi aralarında güçlü bir dayanışma oluşturma ve kendilerinden farklı yorumları benimseyenlere karşı sadece dini konularda değil, gündelik ilişkilerden başlamak üzere sosyal, siyasal veya kültürel konularda da ayrımcılık uygulama tavrı. bkz. ayrımcılık, dinsel ayrımcılık.
  • mikro ekonomi
    Birey, hanehalkı, firma gibi tekil ekonomik birimlerin iktisadi davranışlarını inceleyen; tüketicilerin fayda maksimizasyonu, firmaların ise kâr maksimizasyonu hedeflerine nasıl ulaşabilecekleri konusunda çözümlemeler yapan iktisat dalı.
  • mikro ekonomik analiz
    Mikro iktisadi çözümleme. İktisadi olgu ve ilişkilerin bireysel ekonomik birimler ölçeğinde tek tek ele alınması; bütünden çok, bütünü oluşturan parçaların davranış biçimlerinin araştırılıp çözümlenmesi.
  • milenyum
    1. Bin yıllık tarih dönemi. 2. Yeryüzündeki bin yıllık dindar yönetim. Bin yılcı düşünce tarih boyunca en çok, sosyal ve ekonomik çalkantılar getiren büyük değişim dönemlerinde zihinleri meşgul etmiştir. bkz. binyılcılık.
  • milis
    1. Savaş zamanında düzenli orduya yardım amacıyla oluşturulan silahlı halk kuvveti. 2. İç savaş durumunda mevcut düzene karşı ayaklanan ve silahlı mücadele veren düzensiz halk kuvveti. 3. Parti örgütlenmelerinde küçük yerel birim.
  • militan
    Bir düşünceyi, inancı, ideolojiyi veya siyasal görüşü, zora başvuracak düzeyde şiddetle ve tavizsiz biçimde savunan.
  • militarizm
    1. Ordunun siviller üzerindeki egemenliği esasına dayanan ve özellikle de 19. yüzyılda ordu gücünü kullanarak yayılmacılık politikası güden devletlerin başını çektiği siyasal akım. 2. (Dar anlamda militarizm): Toplumsal ve siyasal sorunların askeri güç kullanımı yoluyla çözünebileceğini savunan görüş. 3. (Geniş anlamda militarizm): Emir-komuta, katı disiplin ve mutlak itaat gibi askeri ilke ve değerlerin sadece orduya değil, bütün topluma hakim olduğu kültürel ve ideolojik durum. 4. Askerlerin kendilerine yasalarca verilen meşru görev ve yetkilerini kötüye kullanarak, sivil siyasetçilerin görev ve yetki alanına giren politik görev ve sorumlulukları üstlenmeye yönelmesi ve kimi sivillerin bu eğilimi desteklemeleri. bkz. askeri vesayet rejimi.
  • millet
    Ulus. Tarihsel olarak imparatorlukların çözülmesiyle ortaya çıkan ve aralarında ortak dil, din ve kültür bağı bulunan, ortak bir ülkü etrafında birleşmiş, aynı kaderi paylaşan ve bağımsız bir siyasal kimlikle aynı topraklar üzerinde yaşayan insan topluluğu.
  • milli
    bkz. ulusal.
  • milli ekonomi
  • milli gelir
    GSMH’dan amortismanlar ve dolaylı vergiler çıkarıldıktan sonra geriye kalan parasal büyüklük. Safi milli hasıladan dolaylı vergiler toplamının çıkarılmasıyla elde edilen değer. Milli gelir, normal şartlarda her üçü de aynı sonucu vermek üzere üç değişik yoldan hesaplanabilir: 1. Üretim yönünden: Üretilen nihai mal ve hizmetlerin net değerleri toplamı 2. Gelir yönünden: Toprak, emek, sermaye ve girişimci gibi üretim faktörlerinin elde ettikleri rant, ücret, faiz ve kâr gibi gelirlerin toplamı. 3. Harcama yönünden: Tasarruflar da dahil olmak üzere iktisadi karar birimleri tarafından yapılan harcamalar toplamı.
  • milli gelir hesaplama yöntemleri
  • milli irade
    Bir ülke sınırları içinde yaşayan ve belirli bir milliyet kimliği taşıyan insanların belirli noktalarda yoğunlaşan genel siyasal tercih, eğilim ve istekleri. Söz konusu iradenin halk tarafından seçilen temsilcilerin toplandığı meclislerde tecelli ettiği ve bu yüzden meclislerin nihai karar mercii olduğu kabul edilir.
  • milli muhasebe
    Tarım, sanayi ve hizmetler gibi ekonominin temel sektörlerinin, gerek birbirleriyle ilişkiler ve gerekse ekonomi içinde taşıdıkları ağırlıklar açısından incelenmesi; yatırımlar ve kamu harcamalarının millî gelir içindeki payları ile başlıca ekonomik göstergelerin makro çerçevede hesaplanıp çözümlenmesine yönelik işlemler bütünü.
  • millileştirme
    Ulusallaştırma, devletleştirme. Bir ülkede faaliyet gösteren yabancı firmaların ya da yabancı sermayenin egemen olduğu, dolayısıyla yabancıların kontrolünde bulunan üretici birimler veya sektörlerin yerli sermayenin kontrolüne verilmesi. bkz. kamulaştırma, denasyonalizasyon.
  • milliyet
    Uyruk. Belirli bir millete olan aidiyeti ve bağlılığı ifade eden ve kişilerin ulus düzeyinde sınıflandırılmasını sağlayan kimlik.