• materyalizm
  • matriarki
  • Maturidilik
    Adını kurucusu Orta Asya kökenli Müslüman alim İmam Maturidi'nin isminden alan, İslam düşünce tarihinde önemli yeri olan itikadi ekollerden biri. İmanın "kalp ile tasdik" ve "dil ile açıklama" olduğunu, imanda artma veya eksilmenin söz konusu olmadığını; ancak imanın kuvvetli yahut zayıf olabileceğini; Allah’ın ne kendinin aynı, ne de kendinden gayri olan sıfatlarının bulunduğunu; bir peygamberin çağrısı kendilerine ulaşmadıkça, insanların sadece Allah’ın varlığını ve birliğini bilmekle yükümlü olacağını; aklın iyi ve kötüyü bilme gücüne rağmen, vahiy olmadan insanın sorumlu tutulamayacağını; insanın özgür (cüz-i) iradesinin bulunduğunu savunan mezhep. bkz. Eş’arilik, Ehli Sünnet.
  • mavi yakalılar
    Beyin gücünden ziyade, bilek ya da kol gücü gerektiren işlerde çalışan işçiler. bkz. beyaz yakalılar.
  • mazoşizm
    Kendisine eziyetten haz alma. Öznenin, hor görülmekten, kendisine eziyet yapılmasından ve hakaret edilmesinden zevk alması. Kendisine yapılan eziyet ve işkenceyi bir tür psikolojik tatmin ve rahatlama aracı olarak görme.
  • McDonaldlaşma
    Küreselleşmenin bir sonucu olarak, bilinen ve en yaygın şekliyle McDonald’s firması tarafından uygulanan, ancak başta eğitim, sağlık, ulaştırma, gıda, medya, eğlence, turizm, enerji olmak üzere, kitlesel tüketim talebi olan tüm alanlarda bazı mal ve hizmetlerin önceden belirlenmiş standartlara göre girdi ve çıktı özelliklerinin sıkı biçimde denetlendiği, küresel ölçekte üretilmesiyle ortaya çıkan tektipleşme. Buna göre küreselleşen dünyada hem giderek tüketim alışkanlıkları ve yaşam tarzlarının birbiriyle benzeşmesi, hem de benzer zevk ve eğilimleri olan bireylerin uzak coğrafyalarda yaşamalarının kolaylaştırılması amacıyla, küresel ölçekte faaliyet gösteren firma veya kurumlar, dünyanın farklı coğrafyalarındaki şubelerinde aynı nitelikte mal ve hizmet sunarak küresel bir müşteri profili oluşturmaktadırlar. bkz. küreselleşme, melezleşme, küyerelleşme, dayatmacı küreselleşme.
  • mecaz
    Metafor. 1. Bir kavram, terim yahut ifadeyi yaygın anlamının yerine, çağrıştırdığı başka anlamları yükleyerek kullanmak. 2. Bir ifadeye, bilinen anlamın dışında bir anlam veya içlem yüklemek.
  • mecaz ve benzeşim ifadeleri
    Teşbihler. Üzerinde kurulu oldukları sözcüklerin kelime anlamları dışında, ima yoluyla yeni anlamlar yüklenen ifadeler (mecaz) ile, ortak bir niteliği olan farklı olgular arasında benzerlik ya da paralellik kuran ifadeler (benzeşim). Bir benzeşim ifadesi için neden, inanıyor musun, ispat edebilir misin, emin misin soruları ile tanıma göre öneki anlamsızdır. Mecaz ve benzeşim ifadeleri, temsil etmekte oldukları normal ifade biçimlerine çevrilebilirler. Normal ifade biçimine çevrilemeyen mecaz ve benzeşim ifadeleri bir anlam ifade etmez; bunlar bir şey tasvir etmez veya açıklamaz. (Ş. Kocabaş) bkz. ifadelerin gruplandırılması.
  • medeni haklar
    Bir toplumda yaşayan tüm bireylerin sahip olduğu ve mevcut hukuk düzeni ile garanti altına alınmış olan haklar. bkz. hak.
  • medeniyet
    bkz. uygarlık.
  • medeniyetler çatışması
    Soğuk savaş sonrası dönemde, uluslararası çatışmaların ana kaynağını oluşturan ideolojik kamplaşmaların, yerini kültürel, etnik ve dini farklılıklardan kaynaklanan çatışmalara bıraktığı, bu çerçevede Doğu, Batı ve İslam medeniyetlerine yaslanan devletler arasında bir çatışma durumunun ortaya çıkacağını savunan yaklaşım. (S. Huntington) bkz. medeniyetler ittifakı.
  • medeniyetler ittifakı
    Günümüzde uluslararası alandaki ihtilaf ve çatışmaların, çatışmalara taraf olan ülkelerin farklı medeniyet geçmişine sahip olmalarına bağlanarak açıklanamayacağını; böyle bir açıklama girişiminin kendisinin yıkıcı sonuçları olacağını; tersine farklı medeniyetlerden gelen kazanımların birbiri ile uzlaştırılmasının mümkün ve günümüz dünya barışı için gerekli olduğunu savunan yaklaşım. bkz. medeniyetler çatışması.
  • mediokrasi
    Yöneticilerin, kıdemlilik sisteminin getirdiği katı hiyerarşi yüzünden, yahut kendilerini koruyan özel kanun maddelerinden dolayı, kendilerinden beklenen verimliliğin sağlanamaması durumunda bile yönetimden uzaklaştırılamadıkları yönetim tarzı.
  • meditasyon
    Zihni gereksiz düşünce ve meşgalelerden arındırma veya zihinsel enerjiyi bir noktaya yoğunlaştırma gibi yöntemlerle kişiliğin geliştirilmesi, ruhsal problemlerin çözülmesi veya stresin dağıtılarak başarı oranının artırılmasını amaçlayan bilgi ve teknikler bütünü.
  • medya
  • medyan
    bkz. ortanca.
  • mefküre
    bkz. ideal.
  • mekan
    bkz. uzay.
  • mekan serileri
    İstatistiksel bir araştırmada, araştırmaya konu olan gözlemlerin belirli yerlere göre aldıkları değerlerin toplanmasıyla oluşturulan seriler.
  • mekanik dayanışma
    Akrabalık bağlarına, geleneksel değer ve normlara sadakatin esas olduğu, okur-yazarlık, işbölümü ve bireyciliğin henüz yeterince gelişmediği, kurumları işlevsel olarak farklılaşmamış toplumlarda görülen, hem davranış biçimleri ve hem de değer yargıları bakımından bireylerin birbirlerine benzemeleri sonucu oluşan ortak bilince dayanan dayanışma biçimi. (E. Durkheim) bkz. organik dayanışma, dayanışma.